İnşaat Endüstrisindeki İnsan Becerisinin Yerini Teknoloji mi Alacak?

533

Bilgisayar programlarının, hemen hemen her sektörde olduğu gibi inşaat sektörünün ilerlemesinde de çok büyük faydası olmuştur. Ancak bu durumun ilerleyen süreçte insan becerisinin kaybıyla birlikte düşünüldüğünde, sektörün bilgisayar yazılımlarına bağımlı hale gelmesine yol açacağından endişe edilmektedir.

İnşaat sektöründe bilgisayar yazılımlarına bağımlılığa dair bu endişe büyük ölçüde abartılmaktadır. Çünkü en nihayetinde bir program yalnızca girdilere dayalı olarak bir şeyler üretebilir; yani yüksek kaliteli sonuçlar elde etmek için her zaman yetkin mühendislere ihtiyaç duyulacaktır. Açıkça ifade etmek gerekir ki, gerçek insan becerisinin yerini alabilecek başka bir şey yoktur. Bu nedenle de teknoloji ne kadar ilerlerse ilerlesin, bilgisayar tabanlı yardım, destekleyici bir araç olarak kalacaktır.

Bilgisayar programları ve mühendislik becerisi arasındaki başarılı bağlantı, inşaat sektörünün hangi bölümünde kullanıldığına bağlı olarak değişir. Bu faktörün bilgisayar programları ve mühendislik arasındaki ilişkiyi nasıl etkileyebileceğini anlamak için, önce mühendislik tasarımının üç ana aşamasına bakmalıyız.

  1. Konsept tasarımı: Bu aşamada, tasarımın büyük kısmı bazı basit boyutlandırma elemanları veya hesaplamaları ile desteklenen mühendisin hayal gücünün ürünüdür.
  2. Çizim ve analiz: Bu aşamada konsept tasarımın ne kadar uygulanabilir olduğunu ve nasıl başarılı olacağını kontrol eder. Mühendislerin daha fazla hassasiyetle çalışmasına yardımcı olmak için bina tasarım yazılımlarının kullanıldığı ağırlıklı olarak bilgisayar tabanlı bir aşamadır.
  3. Detaylı tasarım: Bu aşamada, adından da anlaşılacağı gibi tasarım çok daha ayrıntılı hale gelir. Bu noktada tasarım, arka planda analizlerin devam ettiği neredeyse tamamen bilgisayar tabanlı olarak gerçekleşir.

Herhangi bir proje için anlamlandırma ve hayal gücü, sadece bir insan tarafından gerçekleştirilebilir. Üstelik makinelerin kopyalayamayacağı şey sadece insanın hayal gücünden ibaret değildir; bunun yanında en iyi sonucu elde etmek için yapılması gereken detay ayarlamalarında en iyi sonucu alabilmek için de bir insan eline ihtiyacı vardır. Bilgisayarların artık tarihsel verilere ve kayıtlara dayanarak kararlar verebildiği makine öğrenmesinde çok önemli gelişmeler yaşanmış olsa da bu ilerlemenin insan becerisini geride bırakacak dereceye kadar ilerlemesi olası değildir.

Tabii ki insanlar kararlarında kusursuz değildir. Tasarımı desteklemek için tasarlanan programlar yazarken veya bu programlara veri girişi yapılırken hatalar yapılabilir. Her iki hata da yanlış sonuçlar elde edilmesine neden olur. Bu nedenle, bilgisayar programlarının önceki projelere ve başarısızlıklardan hareketle verilerin otomatik kontrol edilmesi konusu, son zamanlarda inşaat sektöründe önemli bir tartışma konusu olmuştur.

Bununla birlikte, mühendislik felaketlerinin büyük çoğunluğunun, geçmiş projelerde yaşanan hatalardan değil olağandışı bir şey yüzünden meydana geldiği de akılda tutulmaya değerdir. Dolayısıyla otomatik kontrol mekanizmaları önceki projelerde yaşanan hatalara dair konularda yardımcı olurken hiç yaşanmamış aksaklıklar açısından bir öngörüde bulunması mümkün değildir.

İş dünyasında bu durumun yaşanmış örnekleri de var. Millennium Köprüsü’nün herkesçe bilinen yalpalaması, proje aşamasında iken herhangi bir aşamada tespit edilememiştir. Aynı şekilde bilgisayar programları, Tacoma Narrows’un rüzgâr dengesizliğini öngörememiştir. Mühendisler bir değer yargısından faydalanabilirken bilgisayar programları bunu yapamaz. Dünya değiştikçe değer yargıları da değişecek ve mühendisler tasarımlarını buna göre uyarlayabileceklerdir.

Yararlanılan Kaynak: www.pbctoday.co.uk/news/bim-news/human-skill-aec-industry/59439/